(bkz:öpsene beni) nin zıttı. gel öpiyim seni

Baba Yarısıdır...

hadi abi başka başlıklar açın derken söylenmeyecek sözlerden.

Aile toplumun en küçük kurumudur. Bu gibi durumlarda sizden bi s..kim olmaz yazıp slayta müşteriye mail atasım geliyor.

bu ulkede serdar erener bile calistigi ajanstan ayrilip baskasi uzerine sirket kurup rahat rahat eski musterilerine is yapabiliyor, elleri cebinde dolasabiliyorsa herkes de herseyi yapabilir.
etik dedigin nedir ki?

Bunun farklı bir versiyonu da prodüksiyon ekibine Londra'da yeniden garsonu çağırıp sipariş değiştirmeye üşenen proje müdürüdür.

Prodüksiyon ekibi: abi etler domuz değil dimi?
PM: hımm... yok ya değil değil. Özellikle ben belirttim garsona.

Not: etler en yağlısından domuz gelir afiyetle yenir.

''otelin prizlerini de kullanabiliriz.''
zamanında Eczacıbaşı'na söylenmiş son sözlerden biridir yanlış hatırlamıyorsam. sonra Bülent beyin sesi gittiydi galiba.

ihalede kamikaze yaparken bolca sarfettiğimdir, en sevdiğimdir. ardından yöneticiden "düzülmezse ben seni düzerim" bakışı gelir. o saniyelik göz temasındaki adrenaline bağımlı dahi olur insan.

Hiçbir derneğe, adama, kişiye, ödül törenlerine veya onları oluşturan medya gruplarına bağlı bir oluşum değiliz! Sektörün en özgür platformuyuz. Sektör emekçilerinin yanındayız 🤜🤛

kasada kalan son bütçelerin harcanma dönemi.

bence plaza dili değildir, yerinde kullanıldığında güzel, ama ingilicce

Ya sizden deil bi dur Allah'ını seversen zaten ortalık karışık...

Rixos Sungate Otel'de yaptığımız bir işte adıma kiralık spor araba gönderildiğini söyleyip, otel görevlilerinin sahil kısmından beni alarak götürdükleri arabadır. Bir karışıklık var bu işte dedim, yok sizin adınıza geldi dediler. Otel girişine doğru golf arabasıyla giderken kapıda duran 1 adet gri renk üstü açık Ferrari ve 1 adet turuncu Lamborghini'yi gördüğümde kamera şakası zannettim. Aracı getiren kişiye ben istemedim araçları diye anlatmaya çalışıyorum. Siz istediniz diyor. İstemedim diyorum bir yandan da ulan biri beni büyük tezgaha getirdi heralde diyorum. Sonuç isim karışıklığı. İsmin okunması biraz benziyor ama alakası yok yani. Meğer Mardan Palace'ın sahibinin yeğenleri otelde gizli odada kalıyormuş. 1 hafta önce kiraladıkları Ferrari'yi Kemer'de pert etmişler, o yüzden yeni araçları getirtmişler, oteldeki jet skiler yavaş diye Antalya merkezden daha hızlı jet ski getirtip otel rıhtımına girmişler. Türlü türlü hayatlar işte...

Müslüm abi gelsin hemen fiyatı göndericem

telefon görüşmesi halinden ziyade yüz yüze haline daha hayranım ben bu işin. bir toplantı gibi bir şey olur önce xxxx bey/hanım ile başlanır. takribi olarak yarım saat süren bir görüşmeden sonra görüşmenin durumuna göre direkt olarak isme dönülür.

-ah x bey nasılsınız?
-iyiyim x bey sizler nasılsınız?

(yarım saat sonra)

-tamam abi telefonlaşırız son durumu o zaman.
-tamam kardeşim/canım iyi bak kendine haber bekliyorum senden.

patronla veya departman müdürü ile yemeği çıktığında o yemek asla bitmek bilmez ancak; ofis dışından bir arkadaşınla yemeğe gidersin, 5 dk gecikirsin ve hemen öğle yemeği saatleri hatırlatılır.

evet. garip bir deyiş; ancak bazı müşteriler vardır ki insana bu eylemi yaptırtır. bu başlık altında bu hissiyatı yaşadığımız anları paylaşalım.

sene 2013. yer merit park... inspection için oradayız. daha tolga abiler ayrılmamış gruptan. yanımızda da yusuf var yamulmuyorsam. neyse.

balo salonuna indik. bildiğiniz üzere ortada kolonlar var. biz salonun bir kısmını kullanacağız. müşteri ile ahbap kıvamındayız; ancak hala bey & hanım hitabı ile konuşuyoruz. diyalog aşağıda;

m: dack bey, şu kolon çok kötü görünüyor. birşey yapamaz mıyız?
d: branding gibi mi?
m: hayır, hayır. yani nasıl ortadan kaldırırız?
d: m hanım, istanbul'da bir hidrolik sistem var. tavan ve tabanı hidrolik makas ile kastıeıyor ve kolonu alabiliyoruz. ne dersiniz?
m: aaaa!!! ciddi misiniz? maliyeti ne kadar?
d: !?'=^+)(%/&+(^)!!
yusuf: '!?^=+)'%/'(+)
m: yaa! dack beeey! çok insafsızsınız...
d: tamam m hanım, takılıorum. vinil minil bişiler yaparız dert etmeyin...


işte bu da böyle bir anımdır.

eventsozluk.com/foto

300 cypriot bunlar.

Tek mottoları “this is cypruuuuusss”

Eyyorlamam bu kadar...

çadırın ana amacı etkinlik katılımcılarını güneşten, yağmurdan ve diğer iklim koşullarından korumaktır. bu çadırın brandası tamam çamurlu olmasın ama evinizdeki saten boya sterilliğini de aramayın arkadaşım.